dicken, bir şeyin kalın veya geniş olduğunu ifade eder. Bu, fiziksel boyutun büyük veya geniş olduğu anlamına gelir.
- kalın
- geniş
- büyük
Die Haut ist an den Handflächen am dicken.
Deri avuç içlerinde kalındır.
Bard
Der Stift ist zu dick, um in die kleine Tasche zu passen.
Kalem, küçük cebe sığmayacak kadar kalın.
Bard
Die Wand ist so dick, dass man nicht durch sie hindurchsehen kann.
Duvar o kadar kalın ki onu göremiyoruz.
Bard
Das Seil ist zu dick, um durch das Loch zu passen.
İp, delikten geçmek için çok kalın.
Bard
- Advertisement -